Tazedirkt sohbette dinlemek için;

 

Aslında her şey sağlık için başladı. 2010 yılında sağlık nedenleri ile alternatif tıp ile organik yaşam girdi hayatımıza. Aldığımız organik ürünler, aslında ne kadar organik ?sorusu bize bu çiftliğin kurulmasının ilk fikirleri oldu.

Ne kadar organik? Gerçekten organik mi? Diye diye en sonun da küçük bir arsa kiralanıp ekim yapmaya başlandı. Daha sonra Kapıdağ yarımadasında, Ocaklar köyünde ki zeytinliğimizi karşımıza çıktı. Biz de burada hem sebzelerimizi, hem meyvelerimizi yetiştirdiğimiz Çiftliğimizi bulmuş olduk.

Kendi yağımız, kendi zeytinlerimiz, kendi sabunlarımız, kendi sebzemiz diye üretime başladık. Ürettiğimiz ve fazladan elimizde olanları da eş dostlarımız ile paylaşmaya başladık. Hepimiz hali hazırda kendi işleri olan insanlardık. Ama yağımızı deneyip beğenenler eşine dostuna önerdi, onlar da memnun kaldı. İnsan kar etme iç güdüsü olmadan bir şeyler üretince gerçek lezzet ortaya çıkıyor.

Ekenez Çiftliği. Aslında klasik göç hikayesine doğru da gidiyor. Büyük şehrin o koşuşturmacasına, o kaosu ve tükettikçe tüketen bir yerden sonra insanın hayatını tüketen döngüsünden kurtulma alanı. Aslında şehirlerde büyük bir çarkın içinde ki küçük dişlileri gibiyiz. Doğadan akan suyumuz var, ektin mi çıkan ve her sene aynı tohumu alıp, bir sene sonra tekrardan çıkan sebzelerimiz var. Hayvanlarımız oldu mu onlar da büyüyor sütü ve yumurtaları var. Onların da kendi döngüsü var ama bizler şehirlerde bunlara ulaşabilmek masa başı işlerde kendi hayatımızdan vererek kimilerimiz mutsuz olarak çalışıyoruz.  En azından ben öyleydim…

Ama günümüzde geldiğimiz noktada; ne içtiğimiz su su, ne yediğimiz sebze sebze, ne de içtiğimiz zeytinyağı zeytinyağ. Bunun yanı sıra gerçek olmayan tohumlar, atılan ilaçlar ile sağlığımızı da kaybediyoruz… Dedim ya aslında büyük bir çarkın dişlileriyiz ama biz o çarktan çıksak bile çark dönmeye devam ediyor… işin en acı noktası da bu çarkın içinde artık sağlığımız da etkileniyor. İşte bu çiftlik bu döngüden kurtulmak kendi sürdürebilir hayatı yakalayıp sağlıklı ve huzurlu bir hayatın için de yaşamak isteyen ailenin kurduğu bir çiftlik.

Özetle Kendimizin arayıp da bulamadığımız ve sonunda ürettiğimiz her şeyi Ekenez Çiftliği adı altında toplandı. Tek bir şeyi düşünerek ürettik. Çocuklarımızın yiyeceği ürünler.  Başta kendimiz, sonra zamanla evlatlarımız olunca onlar için  olan her şey neden daha çok insana ulaşmasın? diye sormaya başladık. Kendi ülkemde neden daha çok yerli malı olmasın. İşte belki de son zamanlarda herkes yurt dışına giderken biz bu düşüncelerle ülkemizde kalıp, kendi sürdürülebilir hayatımızın meyvelerini paylaşmak için bir adımlar attık. İşte bu noktadan sonra

hayat bize bambaşka bir hikaye yazmaya başladı.

“Peki Hüma Organik kimdir?”

derseniz artık size biz büyük şehri arkamızda bırakıp yüzünü yeniden doğaya dönmüş bir çiftiz diyebilirim. Çünkü klasik göç hikayesine gittik. Küçük kızımız ve hayvanlarımızla doğal hayatın keyfini çıkarıyoruz. Ama bu arada çocuk büyütürken her anne-babanın yaşadığı beslenme endişelerini biz de yaşadık. Evet, bizimki de sebze yemeyi bırakıp sadece makarna, erişte yemeye başladı. Bunun için ne kendimizi ne de çocuğumuzu zorlamak istemediğimize karar verdik. “Sevdiği şeyleri yiyerek neden sağlıklı beslenemesin ki?” diye düşünerek çiftliğimizde kendi erişte ve makarnalarımızı yapmaya başladık!

Herhangi bir katkı maddesi, koruyucu madde, GDO, boyar madde ve kimyasal kullanmadan tamamen organik, doğal ve sağlıklı ürünlerimiz çok da güzel oldu. Atalık tohumlarından sebzeleri ve buğdaylardan özenle öğütülen unları birleştik ve makarna, erişte yaptık. Sebzelerimiz tarladan toplandığı gün özel kurutma odalarında düşük ısılarda besin değerleri kaybetmeden kurutuldu. Ve çocukların yemek istemediği sebzeler en çok yemek istediği makarnalar ile buluştu. Onlar için rengarenk makarnalara anneler için de rengarenk sebzelere dönüştü.   Sevdiklerimizin yoğun talepleri üzerine sadece kendimize değil, başka çocuklara için de üretmeye başladık. Hatta bu lezzet ülke sınırlarını aştı. Bu lezzetleri de artık Türkiye, Avrupa ve Amerika  Organik sertifikası ile en kaliteli şekilde sizlere ulaştırmaktan mutluluk duyuyoruz.

Bir anne ve babanın çocukları için ürettiği bu makarnalar sizlere ulaşırken en şeffaf ve açık şekilde olsun istedik. Çünkü her anne baba çocukların yediği ürünlerin içinde neler olduğunu bilmek ister. İşte bu yüzden ürünlerimize yaptığımız düzenli analizleri sizinle kalite ve analiz sayfamızda paylaşıyor olacağız.

 

 

 

 

 

 

 

Fuar’dan görüntüler için;

Ekenez Çiftliği Logosu